Page 18 - Yıldız'da Yaşam Sayı-8
P. 18
UZMAN GÖRÜŞÜ
Reklam dünyasının duayeni Ender Merter’le kariyerine dair
16
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Güzel sanatlar ve işletme eğitimi aldım. TRT’de dublaj sanatçılığı ve yayıncılık alanında çeşitli görevler üst- lendim. 1986’da kurduğum, yurt içinde ve yurt dışında birçok başarı kazanan Tür Tanıtım’da 20 yıl boyunca ajans başkanlığı yaptım. 2006’da kurduğum Espas İleti- şim’i 2013’te İlancılık Reklam Ajansı’yla birleştirdik; halen İlancılık Reklam Ajansı’nın eş başkanlığını yürütüyorum.
Güzel sanatların ardından işletme okumaya iten neydi sizi?
Baktım ki bu sırf güzel sanatlarla gidecek bir iş değil. Bu işin idari ve ekonomik kısmı da var. 1994’te Bilgi Üniver- sitesi’ne girdim ama çıkışı 2009 oldu maalesef. Çünkü biraz ara vermek durumunda kaldım.
Kariyeriniz reklamcılığa nasıl evrildi? Ailenizde reklamcı var mıydı?
Reklamcı yoktu ama matbaacı vardı; amcam. Oku-
la giderken önce matbaada başladım işe. O zaman kartpostallar çok revaçtaydı, bayramlarda seyranlarda gönderilirdi. Bir Karakter Color, bir de Keskin Color vardı. Bunlar kartpostal matbaalarıydı ve onlar için İstanbul, çiçek, çocuk fotoğrafları çekiyordum. Orada biraz daha matbaaya bulaştım. Dönemin en büyük matbaaların- dan Sayılı Matbaa vardı, takvim konusunda Türkiye’nin bir numarasıydı ve her sene takvim lansmanı kokteylle kutlanırdı. E tabii kartpostal ve takvim birbirine yakın
işler. Yorum Ajans’tan Erhan Sayılı’nın karşısında oturuyorum, konu- şuyoruz: “Müşteri temsilciliğinde başla. Senin sesin çok etkili, müş- teri temsilciliği yaparsın.” dedi. Hoşuma gitti, o dönemde de TRT’de radyoda bazı dizilerde, filmlerde seslendirme yapıyorum. Reklama girişim öyle. Başladım, 4-5 yıl orada sürdü, sonra matbaa tarafına da geçtim tabii. 1986’da zaten kendi şirketimi, Tür Tanıtım’ı kurdum. O zaman her şirketin açılımları vardı. Mesela tür Almancada kapı demek, Tanıtım Ürünleri Reklamcılık’ın baş harflerini almıştık.
“Reklamarkası” programı nasıl başladı?
2010’da Galatasaray’ın kurumsal iletişim direktörlüğünü yapıyorum, Ali Sami Yen’in yıkılıp yeni stada geçiş dönemleri. Yiğit Şardan’la reklam veren tarafına geçmiştik. Tabii önemli bir operasyondu; bir stadın yıkılıp taşından tırnağından her şeyinden faydalanılabilecek promosyon ürünler yaparken bir taraftan da yeni stadın kamuo- yuna lansmanı söz konusu. O zaman medya daha şaşalı. Grupları alıp Ali Sami Yen’i gezdiriyoruz, modern bir stat olacağını anlatıyo- ruz. “Türkiye” gazetesinin o zamanki genel yayın yönetmeni Nuh