Page 52 - Yıldız'da Yaşam Sayı-6
P. 52

    Eski ve yeni jenerasyonlar arasındaki iletişimi güçlendirmek ve kuşak çatışmalarını azaltmak için ön yargılı olmamak ve empati kurabilmek şart!
KİŞİSEL GELİŞİM
Yıl: 2020
       Bu cümleleri bir yerlerden hatırlarsınız: “Şu gençliğin hali ne olacak?”, “Bugünün gençleri, lüks ve gösteriş düşkünü, saygısız, başkaldıran, geveze ve doyumsuzdur.” Hepimiz için çok tanıdık söylemler değil mi? İlginç olan, bu sözlerin ne zaman ya da kim tarafından söylendiği. İlk cümle,
Sümerlerin çivi yazıtlarından bir alıntı (MÖ 3500-2000); ikinci cümle ise filozof ve düşünür Aristoteles’ten (MÖ 350). Dikkat çekici ve önemli olan, tarihsel dönemler değişse de sonraki kuşaklar hakkındaki söylemlerin pek değişmemesi.
Günümüz iş ve sosyal hayatının güncel konuları arasında da yer alan kuşaklararası çatışma, toplumlar için her zaman önemli bir mesele oldu. Peki, 2020 ve sonrasında kendi tarihsel döneminin izlerini ve özelliklerini
taşıyan farklı beş kuşak aynı iş ortamlarında ilk defa bir arada çalıştığın- da ne olacak? Son yıllarda iş yaşamında Y kuşağının oranı çoğaldıkça alevlenen bu çatışmalar, Z kuşağıyla birlikte daha da artacağa benziyor. İş yaşamı için kritik konu ise bu çatışmaların nasıl azaltılacağı ve farklılıkları bir arada tutarak verimliliğin sağlanması olacak.
Kuşak çatışmaları
Kuşak çatışması; yeni kuşaklarla bir önceki kuşakların arasında değer yargıları, yaşamsal beklentiler, bakış açıları, düşünce biçimleri gibi farklı- lıklar nedeniyle ortaya çıkan uyumsuzluklar, karşıtlıklar ve anlaşmazlıklar olarak tanımlanabilir. En yalın olarak eski ile yeninin çatışmasıdır aslında. Günümüzde teknolojik gelişimin hızının artması ve yaşam biçimlerimizi etkilemesi, değişimin ve dönüşümün hızlanması, toplumsal ve küresel
Beş kuşak bir arada! Ersoy Polat Eğitim ve Geliştirme Müdürü
          Türk Dil Kurumu, kuşak kavramını şöyle açıklıyor: “Yaklaşık olarak aynı yıllarda doğmuş, aynı çağın şartlarını, dolayısıyla birbirine benzer sıkıntıları, kaderleri paylaşmış, benzer ödevlerle
yükümlü olmuş kişilerin topluluğu.” Buna göre kuşaklar, doğum tarihleri baz alınarak beş farklı dönemle tanımlanır:
Sessiz Kuşak
1918’de biten 1. Dünya Savaşı sonrası etkilerin görüldüğü dönemdir. Ayrıca aynı dönemde yaşanan ABD merkezli dünya ekonomik bunalımının toplumlar üzerinde etkisi yüksek olmuştur. Günümüzde iş yaşamı içinde oranı, yüzde 1-2 civarındır. Bu dönemin iş karakteris- tiği; yaşamak için çok çalışmaktır.
Bebek Patlaması Kuşağı
2. Dünya Savaşı’nın yoğun etkilerinin görüldüğü kuşaktır. Özellikle savaşın, top- lumların nüfusu üzerindeki olumsuz etkisi nedeniyle doğum oranının patlaması
ve bir milyar bebeğin dünyaya gelmesi kuşağa adını verir. Günümüzde iş yaşamı içinde oranı, yüzde 20-22 düzeyindedir. Bu dönemin iş karakteristiği; çalışmak, sadakat, kanaatkarlık, aynı yerde uzun süre çalışabilme ve kuralcılıktır.
   50
KUŞAKLAr
















































































   50   51   52   53   54